Vladimir blogların en ince, en beyefendi insanlarındandır. Dün öğlen onun kapısını çalıp "Vladimir'ciğim, yazdığım mimden bir tabak da sana getirdim, afiyet olsun." dedim. O ise akşam, benim tabağımı boş göndermedi içini yeni bir mimle doldurup kapımı çaldı. Tabakta Proust testi duruyordu.
Sizi en çok üzecek olay?
Sevdiğim insanların hastalanması ve hayatlarını kaybetmeleri. Dünyada çaresiz hastalıklar dışında herşeyin çözümü bulunduğuna inananlardanım...
Nerede yaşamak isterdiniz?
Deniz kıyısında, sakin küçük bir kasabada yaşamak isterdim. Herkesin birbirine selam verdiği, kimsenin kimseye zarar vermediği, hayatın karmaşası ve gürültüsünden kaçan insanların yaşadığı bir kasabada... Ve o kasabada denizi gören, küçük, beyaz, bahçeli bir evde mutluluktan ölebilirim.
Yaşayabileceğiniz en mutlu an?
Ben zaten mutlu anlardan oluşan bir zincirin içinde yaşıyorum. Mutluluğu kocaman olayların kocaman sonuçlarında aramaktan çoktan vazgeçmişlerdenim çünkü.
Hangi hataları hoşgörüyle karşılayabilirsiniz?
İstenmeden yapılmış ve altında kötü niyet taşımayan tüm hataları hoşgörüyle karşılayabilirim.
En sevdiğiniz erkek karakter?
Alıklar Birliği romanının kahramanı İgnatius Reilly. Komik, zeki ve deli. Mükemmel birleşim. Üçü bir arada.
En sevdiğiniz kadın karakter?
Kathleen Kelly (Mesajınız Var filminin kahramanı Meg Ryan'ın canlandırdığı karakter)
Tarihteki favori kahramanlarınız?
Genel yargılara hayatı pahasına karşı çıkmış tüm adam ve kadınlar.
Gerçek hayattaki favori kahramanlarınız?
Babam.
En sevdiğiniz ressam?
Gustav Klimt.
En sevdiğiniz müzisyen?
Kesinliklerim yok. Ne zaman kimi dinleyip hangi şarkıdan keyif alacağımı ben bile kestiremiyorum.
Bir erkekte en çok beğendiğiniz özellik?
Dürüstlük, zeka, espri yeteneği.
Bir kadında en çok beğendiğiniz özellik?
Dürüstlük, zeka, espri yeteneği.
En sevdiğiniz erdem?
Öz ve söz birliği.
Yapmaktan en mutlu olduğunuz iş?
Yazmak ve okumak.
Kimin yerinde olmak isterdiniz?
Hiçkimsenin. Kendim olmaktan mutluyum.
Arkadaşlarınızda hangi özelliklerin olmasını istersiniz?
Dürüstlük, güvenilirlik, zeka.
Kendinizde gördüğünüz en temel eksiklik?
Öfkeye hakim olamamak ve acelecilik.
Hayatınızın en büyük şanssızlığı?
Yanlış zamanlarda, yanlış insanlarla tanışmış olmak.
En sevdiğiniz renk?
Beyaz
En sevdiğiniz çiçek?
Nergis
En sevdiğiniz kuş?
Kırlangıç
En sevdiğiniz yazar?
Kurt Vonnegut
En sevdiğiniz şair?
Birhan Keskin
Tarihte en sevmediğiniz karakter?
Hitler, Bush ve benzeri olan tüm adam ve kadınlar.
En çok isteyeceğiniz özellik?
İç huzurunu her ne olursa olsun kaybetmemek.
Nasıl ölmek isterdiniz?
Uykuda.
Hayattaki sloganınız?
Slogansız hava sahası.
Şu anki ruh haliniz?
Kaygısız
Mim bu kez, Enis Diker Beyefendiye, Liberterkedi'ciğime, Sevgili Alis'e gitsin.
Resim: http://www.vanityfair.com/
Mahçuplaşınca yüzüm hala kızarıyor, iltifatlar için çok teşekkür ederim arkadaşım. :)
YanıtlaSilBu mime yanıt verenlerin bir çoğunda ortak özellikler görmeye başladım, affedici, sakin, deniz kenarında yaşama hayali olan kimseler diye bir genelleme yapabilirim. Ama henüz yapmadım :))
Ben daha senin MİM'i yazmadım hemen yazmam lazım..
Teşekküre gerek yok Vladimir'ciğim, seni okuyan herkesin fikri muhtemelen aynıdır senin hakkında.
YanıtlaSilSana yolladığım mimi istediğin zaman yaz. Hiç sorun değil. Aslında insanlara mim yollarken biraz çekinenlerdenim ben. Çünkü onları sanki mecbur tutuyormuşum gibi hissetmelerini asla istemem. Zira zorunluluklardan asla hoşlanmayanlardanım.
kurt vonnegut seveni selamlarım.
YanıtlaSilBenden de selam olsun Vonnegut seven herkese :)
YanıtlaSilEn sevdiğiniz erkek karakter sorusuna verdiğiniz cevabı görünce yazmadan edemedim, bir Ignatius seven daha! Kendisi en sevdiğim roman karakterlerinden biri, keşke John Kennedy Toole daha daha uzun yaşasaydı da birkaç tane daha unutulmaz karakterle tanışabilseydik.
YanıtlaSilKitabı okurken ben de aynı şeyi düşünmüştüm: eğer uzun yaşasaydı kimbilir daha ne tadından yenmez kitaplar yazacaktı.
YanıtlaSilAllah korumuş valla, mim'in altında ismimi göreceğim diye ödüm koptu :) iki günü kafadan yerdim ve bir şey değil herhangi bir soruya takılıp bir hafta da öyle boş boş bakıp gezerdim herhalde :)
YanıtlaSil(düzeltme yüzünden ilk yorumu kaldırdım kusura bakmayın)
Yok yok sana 152 soruluk bir mim hazırlayıp göndermeyi planlıyorum :D Şaka şaka...
YanıtlaSilNot: Bu arada ben ısrarla "sen" diye hitap etmeme rağmen, sen ısrarla "siz" diye hitap ediyorsun. Buradan "lütfen siz de bana "siz" diye hitap edin" sonucumu çıkarmalıyım? Hayır ben ısrarla "sen" diyerek "lütfen sen de bana "sen" diye hitap et" demek istiyorum da:) Pek resmiyetten hoşlanmıyorum. Özellikle bloglarını okuduğum, yorum yazdığım ve yorumlarına cevap verdiğim insanlarda...
Eyvallah efendim :)) düşünmeye başladık
YanıtlaSilMim alınmıştır. Kelimeleri dikkatlice seçerek yakın zamanda cevap gelecektir.:)
YanıtlaSilTeşekkür ederim bu güzel mim için ablacım.
Not: Geçmişte bi mim yazmıştım adına ayrıca abla.
http://liberterkedi.blogspot.com/2008/09/iaretledik.html
...hoş buna mim denirse(acemilikten dolayı :) )ama bu sefer öznel olacak. Sevgilerimle:)
Kedicim mimi aldım. ama bu şaşkın kedi bazen öyle dağınık oluyor ki ya göremiyor ya da aklının kıyısında unutuyor bazı şeyleri. Keyifle yazacağım. Çok çok sevgiler...
YanıtlaSilgüzel bir mim olmş slogansz hava sahasına bttm ayrıca
YanıtlaSilallalla öyle mi olmuş? valla farkında bile değilim ama büyük bir ihtimalle genel bir mecrada herkese karşı konuşuyormuş gibi hissettiğim içindir... yoksa ne diye sizli bizli olalım... iyi ki de bakmışım buraya yoksa kibar diye adımız çıkacakmış :)
YanıtlaSilvalla hiç önemli değil siz, sen, o, şunlar, bunlar, gacı, hüop kardeş hepsi aynı benim için hiç de öyle resmi düşünmemiştim...
bisküvi'ye inatla püsküüt diyen biriyim ben yaf :) trt'de program mı yapıyoruz allaşkına ahah :)
Bakma sen bana ben ayrıntılar peşindeyimdir hep, dikkatim onlara yöneliktir. Zaten bu yüzden de hep yanlış anlar, yanlış anlaşılırım :D
YanıtlaSilTamam harika, siz yok sen var.
Aynı mimde cevap aramışız Fulyacım..
YanıtlaSilSlogansız hava sahasında, çok önemli mesajlar almayı seviyorum..:)
Okudum cevaplarını, ne çok benziyoruz seninle, bir kez daha anladım...
YanıtlaSilŞu Ignatius'u çok merak ettim!
YanıtlaSilMim oyunundan dışlanmadığıma sevindim :) Zor bir mimmiş ama bu, üzerinde azıcık düşüneyim de öyle yazayım :)
Alis'cim İgnatius'a bayılacaksın bundan eminim. Edebiyatın en sevimli karakterlerindendir o...
YanıtlaSilBu "mim" kalabaliginda en sevdiklerimden biri oldu bu..
YanıtlaSilyanlis zamanlarda yanlis insanlarla tanismak pek sanssizlik saylmaz.. ya dogru zamanlarda, yanlis insanlar olsalardi..? ya da Dogru insanlar, yanlis zamanlarda.. oyle degil mi?
MEHTAP P.G: Çok teşekkür ederim öncelikle Sevgili Mehtap Hanım. Aslına bakarsanız yanlış insanlar da hayatın bir çeşit öğretme biçimi. Fakat öyle yaralanıyoruz ki yalandan, riyadan ya da buna benzer pek çok şeyden hepsi birer hata gibi gözüküyor gözümüze. her ne kadar içten içe bilsek de...
YanıtlaSil