Bir simitçi çocuk yaklaştı yanıma. Kızarmış yüzünde muzip bir gülümseme. "Abla simit alsana" dedi. Gülümsedim. "Alalım bakalım ufaklık, çok alırsak taksit yapıyor musun?" O muzip gülümsemeye karşılık vermesem olmazdı. Durmadı yapıştırdı cevabı "Daha post makinesi almadık be abla, haftaya inşallah." Güldürdü beni sabah sabah. Başını okşadım. Simitleri sardı. Vedalaştık. Arkamdan bağırdı: "Ben hep buralardayım abla, başkasından alma ha"
Fotoğraf: www.ekoayrinti.com
Fotoğraf: www.ekoayrinti.com
Simit, peynir ve çay... muhteşem üçlü... hmmm, canım çekti yahu...
YanıtlaSilBir yandan içim cız ediyor düşündükçe, nerede böyle bir çocuk görsem o an ihtiyacım olmasa da alıyorum kenara koyuyorum her ne ise aldığım... Hele simit satan bir çocuk görürsem biraz geriye gidiyorum, çocukluğum geliyor gözümün önüne... Koşuyorum sonra simit almaya, çünkü ben simiti de seviyorum, avazım çıktığı kadar "vaaa gevriiiieeee" diye bağırdığım çocukluğumu da...
YanıtlaSilUff çok güzel görünüyolar yaaa. ne güzel bi üçlü.Benim de böyle bi simitçi amcam vardı. Çok kibardı. Çok saygı duyardım ona. Bütün simitleri altın olsun isterdim.
YanıtlaSilEn cok ozledigim seylerin basinda simit, soyle sicak sicak, yaninda beyaz peynir, bazen cay, bazen kahve.
YanıtlaSilAfiyet olsun.
RAHSAN COLLYER: En güzel sabah kahvaltısı bu üçü değil mi? Gece vakti benim de canım çekti. Yarın sabah o ufaklığı bulmalı simit almalı :)
YanıtlaSilZİZA: Alnından öpesim geliyor simitçi çocukları...
GUGUK KUŞU: "Bütün simitleri altın olsun isterdim." İşte buna bayıldım :)
CALANON: Çay mutlaka çay olmalı. Üçü bir arada keyif çünkü; çay simit peynir...
Cocuklugumun gectigi kentte, simitlrinin citirligi icin herkesin gelmesini bekledigi simitci, "bu simitler cok bayattir agbiler" diye bagirarak satardi simitlerini.. Onu hatirladim..
YanıtlaSilHayat ne ilginç... İnsanlar da öyle... Ve bu yüzden böylesine güzeller...
YanıtlaSilçok şekermiş çocuk ya :)
YanıtlaSilBir de görseydin gerçekten çok tatlıydı :)
YanıtlaSilNasil ozledim sokak simiti yemeyi..Hep buralarda olacak bir simitcide bize lazim :)Tanidik varsa gondersin Moskova'ya cocukcagiz..
YanıtlaSilSimitle büyümüş bizim gibi çocukların içine işliyor o koku değil mi? Sonrasında unut umutabilirsen :)
YanıtlaSilYolumun üzerinde ancak pastane simidi bulabiliyorum ama o da peynirle hiç gitmiyor :( Buraya da bir simitçi çocuk lazım...
YanıtlaSilVallahi ben de o simitçi çocukların sattığı simidin tadını hiçbir simitte bulamıyorum.
YanıtlaSilşimdi bu çocuklardan hiçbir şey almayalım ve para kazanamasınlar ki anası babası çalıştırmasın el kadar çocukları diyeceğim... bir yandan da gerçekten o yaşta çalışmak zorunda kalanı var... hep onlardan alalım diyeceğim küçücük ellerine paraları bırakırken içim cız edecek... hem simit tablalarında biriken susamlara avuçlarımızı yalayıp bastırdığımız günler gelecek aklıma hem de kendi çocuğum bu yaşta çalışmak zorunda kalsa neler hissederdim onları düşüneceğim...
YanıtlaSilanası babası yok mu bunların? yok gerçekten ihtiyacı olduğu için çalışıyorlarsa bu kadar vergi, yol, su, elektrik bok püsürden toplanan paranın bir miktarı bu küçükleri normal bir hayata döndürmek için kullanılamaz mı?
iki ucu boklu değnek işler bunlar, hem üzülüp hem aynen yaşamaya devam ediyoruz... yaşasan bi' türlü yaşamasan bi'...
Benim tek avuntum bu çocukların büyüdüklerinde sapasağlam adamlar olacakları... Şimdi kocaman adamlar tanıyorum çocukken simit satmış. Gururla anlatıyorlar.
YanıtlaSilBu çocukların dilenen çalan çocuklar olmasındansa bu şekilde ekmeklerini taştan çıkararak büyümeleri daha doğru. Dilenen dilendirilen çocuklar yok mu? Çok var. Hergün yollarda görüyorum. Asıl onlar için birşey yapmak gerek. Ne olacak onlar büyüdüklerinde? Ne öğrendilerse o olacaklar. Dediğin gibi iki ucundan tutulmaz halde bu değnek...
Bu çocuklardan hiçbir şey almadığınızda onların şevkinin ne kadar kırılacağını, hayata karşı duruşlarının genel bir tavır karşısında nasıl sarsılacağını düşündünüz mü? Kaldı ki, zorla çalıştırılıyorlarsa eğer onlardan almadığınız her şeyin onlara bir tokat olarak nasıl döneceğini de hesaba katmak gerekir.
YanıtlaSilÇocukların çalışması hiç de kötü bir şey değil, özellikle de kendileri istiyorlarsa. 9 yaşımdan 14 yaşıma kadar en az 4 farklı iş yaptım, hiç de pişman değilim, aksine mutluyum geçmişimden ötürü; ve hatırladığım kadarı ile de sattığım her bir şey tarif edilemez bir tebessümdü yüzümde...
Baskasindan alma haaa!
YanıtlaSilAlma, aranizda gizli bir anlasma olmus, alma sakin:)
ZİZA: Ben çocukken simit satmış insanların hiçbirinden o günlerini acıyla anlattıklarını duymadım. Hep yüzlerinde haklı bir gurur vardı. Ve o gururu görmeyi hep sevdim. İnanıyorum ki onlara çok şey katmış. Tıpkı senin gibi Sevgili Ziza... O simitçi çocuk yüreğinden sevgiyle öpüyorum...
YanıtlaSilTURKUAZ DENİZ: Asla almam o sevimli ufaklık dururken :)