28 Aralık 2012

....

Şimdi mesela kalkıp gitmiş olsak seninle ikimiz, ama öyle böyle bir gitmek değil sözünü ettiğim, hiç ardına dönüp bakmadan, sanki şimdi şu an doğmuş gibi bir ruhla, hiç nefret etmemiş, hiç ağlamamış, hiç üzülmemiş, hiç gülmemiş gibi, öyle çıplak, gökyüzünü ilk kez görüyormuş gibi, deniz nedir bilmezmiş gibi, ağaç nedir, yaprak nedir adlarını bile duymamış gibi öylesi şaşkın bir ruhla... Ne olur?

Ya da mesela içimizde kalmış ne kadar öfke, düş kırıklığı, hınç varsa onu bir bir kusarak sahiplerine, ardımızda kalan çok ama çok sevdiğimiz herkese son bir kez sımsıkı sarılarak ve de, yok yok öyle tasını tarağını toplamadan, ellerimiz ve ayaklarımızdan gayri, ruhumuz ve kırık kalplerimizden gayri hiçbir şey almadan yanımıza... 

Belki de en sevdiğimiz küçücük birşeyi alarak, bir kitap mesela çok ama çok sevdiğin, belki bir mendil anneannenden hatıra, belki de ölü babanın çakmağı... Onları alsan yanına. Eski sefil dünyandan sana kalmış ne varsa değerli, ama illa ki bir insana ait olan, bir fotoğraf olur ya da bir tel toka, bir küçük kaktüs bile olur. Alsak ve gitsek...

Bir kıyı bulsak kendimize. Kimsenin ayak basmadığı. Yoktur ya hayal işte benimkisi. Kocaman ağaçlar olsa bir de. Hani yalnız hissedersen kendini diye sarılacak koca bir gövde işte. Hatta dallarının altında durur ve yeterince beklersen, azıcık eserse rüzgar, saçlarını bile okşar o yapraklar. Hiçbir şey istemez ve beklemez senden inan. Toprak koyu kahve olsa. Otlar püskürse yerden. Arada yağmur yağsa. Daha çok daha çok yeşil olsa toprak. Saçları uzuyor sansak. Gülsek kıkır kıkır. Hiç ayakkabı giymesek. Hatta ayakkabımız bile olmasa. Kendimizi dünyanın en ilkel iki insanı ilan etsek. Gülsek amma çok gülsek. Orman da gülse bizimle, bulutlar, çiçekler, otlar, kurbağalar, yılanlar bile gülse. Öyle çok gülsek öyle çok gülsek ki, sırf şu birkaç dakika için bile değerdi onca acıyı çekmiş olmak desek. Ömrümüz bundan böyle kimsenin kölesi olmadan, kimseye boyun eğmeden, kimseden tiksinmeden ve iğrenmeden, hesaptan ve kitaptan uzak geçse. 

Ne olur?

Foto: Galactic-dreamer

6 yorum:

  1. Gelen yeni yıl bol gülümsemeler getirsin sana..
    Sağlıklı ve mutlu bir yıl diliyorum..
    sevgimle...

    YanıtlaSil
  2. "inciler küsermiydi sana da" diye bir cümle okumuştum kitabın birinde. o kitabı yıllar sonra çok aradım. gençtim henüz. okuyup geçtiğim onca kitap arasında o da vardı. okuyup geçtiğim diyorum ve üzülüyorum, bugünlerimin demiyle hiç bir cümleyi öyle kolayca, hoyratça bırakıp geçemiyorum. içinden söküp alırcasına anlamı için adeta dileniyorum.

    gençken anlamıyor insan. aşk da dahil olmak üzere ideolojik takılıyor çeperine. gözlerine büyü yaşlandıkça, beyazları çoğaldıkça gelip çöküyor. artık şaşırmıyorda cümlelere. bilerek yola devam edenlerin biriktirdiği anlamlarla yürüyenlerden bahsediyorum gülüm. biraz senden, biraz benden ve çokca da hayattan. bizim hayatımızdan.

    firarım sensin demek bu yazının özü olsa gerek.

    YanıtlaSil
  3. bu hoş mırıldanmaları yeni yıldada devam etsin aydan atlayan kedimizin inş :)
    mutlu huzurlu sağlıklı yıllar..

    YanıtlaSil
  4. ELİF: Çok teşekkür ederim Sevgili Elif sana da :)

    KARA KALEM: :)

    CİCİLEYDİ: Çok teşekkür ederim Cicileydim :)Ben de sana harika bir yıl diliyorum.

    DEEPTONE: Sana da Sevgili Deeptone :)

    YanıtlaSil
  5. Bir hayatı kurtarmak için bir böbrek satmak isteyen 18 yaşından büyük ciddi böbrek vericileri arıyoruz ve her bağışçı için iyi bir teklif ve diğer tazminatlarımız var.
    Bizim sürecimiz hızlı ve güvenliğiniz garantilidir.
    Lütfen bize ulaşın iowalutheranhospital@gmail.com
    Ayrıca, 1 929 281 1248 numaralı telefondan bizi arayabilir veya bize ulaşabilirsiniz.

    YanıtlaSil

Ne demeli...

İnstagram'da tatlı tatlı gülümseyen, yüzünde güneşler parlayan gencecik bir kız gördüğümüzde o mutlu genç kızın bir gün biri tarafından ...