Bak sana ne diyeceğim, gel seninle ne var ne yoksa geçmişte bırakıp kaçalım. Evet birbirimizi tanımıyoruz. Ne olmuş yani? Kim birbirini tanıyor ki? Herkes palavradan gömlekler biçiyor karşısındakine sonra da tanıyorum sanıyor. Şimdi kafanı kaldır bak. Kocan mı karın mı annen mi baban mı kardeşin mi arkadaşın mı kim varsa ona dikkatle bak. İnan bana O bir okyanussa sen bir damlasını tanıyorsun onun. Umutsuz çaba yani tanımaya çalışmak. Ha şu da var bir adamın ya da kadının tüm tepkilerini tahmin edebiliyorsan, o adam ya da kadın seni bir gün olsun şaşırtmamışsa hep zekice laflar ediyorsa ya da her daim sersemin tekiyse otur bir düşün ne denli gerçek olabileceğini. Şu dünyada ne sabit ki o bunca sene sabit kalabilmiş olsun. Kusura bakma ve kızma ama ancak bir şarlatan hep aynı çizgide yürüyor numarası yapar ve bunun adına da istikrar gibi salak bir isim koyar.
Bir düşün kaç saniyede nasıl değişiyoruz. Bir dakika öncesinin meleğinin, bir dakika sonrasının şeytanı olmayacağının garantisi nerede? Başına ne geldiği ile ilgili bütün bunlar. Eğer başına kayda değer birşey gelmediyse ufak tefek değişikliklerle devam edersin. Ama illa ki değişirsin. Ama ya başına büyük şeyler gelirse? İşte o zaman gör bak bakalım sen seni tanıyabiliyor musun? Şu ışıltılı derinin altında ne yatıyor biliyor musun? Bilemezsin. İnsanın içinde uyuyan bir canavar hep var bence. Dedim ya bu başımıza ne geldiği ile ilgili. Birşey olur. Bammm. Ve canavar uyanır sahneye çıkar. Şov başlar. Sen sanıyor musun ki hapishaneler korkunç adamlarla kadınlarla dolu. Onlar da belki bir zaman alelade insanlardı. İşte bu yüzden yan komşunun bir adam öldürdüğünü öğrendiğinde "aaaaa normal bir adama benziyor" diye tepki veriyorsun. Bak şu kadına. Zamanın birinde bir adamı öldürmüş. Kısa saçları, uzun çiçekli eteği ile şimdi kapı önünü süpürüyor. Çocuklarından biri askere gitmiş. Bir hayal et belki yıllar önce o çocuk annesinin dizlerinde masal dinliyordu. Sonra birşey oldu kadın oldu mu sana katil. Ne oldu komşular şaşırdı, annesi babası kardeşleri şaşırdı. Sebebi öğrenince belki de şaşkınlıkları geçmiştir. Bilemiyorum.
Ne diyordum. Evet kaçmalıyız. Nereye dersen bilemiyorum derim zira her yer cehennem. İnsan kopan kıyametten kaçabilir mi? Bu kıyamet içinde saçma sapan mutluluklarla nereye kadar kandırabilir kendini? Bizi aşk kurtarır desek o da hikaye. Sen aşka inanırken karşındaki adamın aşkın A'sını duymamış olması bile mümkün. Sen en iyisi unut söylediklerimi. Ama eğer bir gün canına tak ederse senin de kıyamete şahit olmaktan bıkarsan ve dahası güzel, sessiz bir yer bulursan kıyametin uğramayı unuttuğu haber ver. Zira çantam hep kapı önünde.
Kaçış!
YanıtlaSilNereye?
Ne yön belli,ne de yol..çantan beklesin dursun kapının ardında.Her şey bir vakte bağlı;o zaman gelmeden adımını atamazsın.
Hem nereye kaçarsan kaç SEN çıkacak karşına.
Çok beğendim bu yazınızı. Sanki içimdekiler ben kadar yeteneksiz olmayan biri tarafından bana anlatılmış gibi. Beynimdekileri kağıda dökebilmeyi başarmış biri...
YanıtlaSilNe acı ama de mi bunların farkında olabilmek...
Bu aynı gök kubbenin altında hep beraber yaşarken ve kıyametler koparken her yanımızda! bir yanda tüm olup bitenlere "bana ne!" diyenlerin olduğu kadar acıları şimşek gibi içine çeken duyarlı ve hassas insanlar da var!.. çaresizce ne yapacağımızı bilemeden bu kıyametin orta yerinde kalakalmış olmanın getirdiği bir ağırlıkta...
YanıtlaSilöylesine güzel hislerime(mize!)tercüman olmuşsun ki bu yazında...
teşekkürler sevgili kediciğim..:)kalemine ve bunları hisseden yüreğine sağlık...güzel bir hafta dilerim!:)belki de küçük bir kaçamak yapabileceğin bir fırsat doğar kimbilir:)valizi kaptığın gibi!...:)hiç durma bence..:)
ay ne iyi olurdu beraber kaçabileceğimiz bir yer olması.aslında vardır da senin dediğin gibi kıyametin orda da olmayacağını nerden bilebiliriz ki :) hem çok haklısın değişim konusunda insan bazen kendini tanıyamıyor ki karşındakini tanısa.hem onlar değişiyorsa sen de değişiriyorsun hem de fazlasıyla malum hayat yaşattıklarıyla değiştiriyor...harikasın yine sevgiler.KK.
YanıtlaSilSIRADAN BİR BALIK: Kavafis'in nefis bir şiiri var. Sanıyorum Kent adı. Onu anımsattınız bana :)
YanıtlaSilSİSHYPHOS: Estağfurullah. Yetenek değil de belki yoğunluğuna hissedilmiş bir zamanda kelimelere döküldüğü içindir. Çok teşekkür ederim.
ESMİR: Asıl ben teşekkür ederim Sevgili Esmir.
BURCU: Çok teşekkür ederim kızkardeş. Öperim yanaklarından.