Artık kelimelerin, cümlelerin ve gelmiş geçmiş tüm hikayelerin hiç anlamı yok... Çünkü her yanımız ölüme kesince, çocuklar ölünce, sonra gencecik insanlar, adamlar ve kadınlar, yani herkes ara vermeksizin ölünce, her birimiz sırf ağızdan ibaretiz ve kendi saçma sapan dünyamızın saçma sapan sözcüklerini durmadan birbirimizin üzerine kusuyor gibiyiz...
Ben artık kusmaktan yoruldum. Sözcüklerin kimseye merhem olamamasından, onca sevdiğim sözcük varken topundan birden iğrenmekten, riyadan ve yalanlardan, içine doğduğum bu dünyayı ne zaman düşünsem bir ateş topunu elimde tutuyor gibi hissetmekten...
Size de insan olmak çok zor çok ağır bir iş gibi gelmiyor mu? Birincisi, duygularını muhafaza edeceksin. İyi de o duygular yüzünden yavaş yavaş tükeniyorsan? Seçmen mi gerekir birini? Taş duvar olup uzun uzun yaşamak, duygularından acının mesela, ürpertinin, korkunun ya da sende kalmasına izin vererek her gün biraz daha törpülenmek tükenip gitmek mi? Duygularını söküp atmış adama kim kızabilir? Asıl o değil midir herşeyi dibine kadar hissedip de artık dayanamaz hale gelen ve en son çareyi taş duvar olmakta bulan. Siz ne derseniz deyin çok zor şey insan olmak. Sen istediğin kadar kendi hayatında mutlu ol dışarısı böyle cehennemken mutluluk hepimize haram.
Ha bu arada anlamaya falan çalışarak vakit kaybetme. Bir katili, bir manyağı, daha da kötüsü bu yaftalardan hiç birine sahip olmadığı halde her gün akla hayale gelmedik vahşeti yeryüzüne yayanı anlayıp da ne yapacaksın? Hak mı vereceksin ona? Yoksa kötü çocukluk yüzünden mi böyle diyeceksin? Palavra hepsi. İnsanoğlu vahşi kardeşim. Yok bunun başka açıklaması. İçinde bin yıllar da geçse yok olmayan küçücük bir tohum var. Ve o tohum bir zaman bir yerde açılıyor kanına giriyor insanların. Yeter ki o vahşeti sulayacak bir kaynak bulunsun.
Kelimeleri kusmaktan bıktım dedim ya yukarıda da yaptığım farklı birşey değildi. Ama lütfen mazur görün beni, çünkü kusmazsam zehirleneceğim...
Fotoğraf: Marc Ribound
artık kelimeler tükendi....kelimelerle olmayacak aşamaya gelindi. tıpkı ulu önderin yaptığı gibi topyekün ayaklanmalı, silkinmeli ve kendimize gelmeliyiz. atatürkü özlüyorum, yüreğim alev meydanı gibi yanıyor ve kendimi uzun zamandır ilk defa böyle çaresiz hissediyorum...
YanıtlaSilo kadar güzel yazmışsın ki...
YanıtlaSilhabil ve kabilden beri
YanıtlaSilBu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilGUGUK KUŞU: Yeryüzünde ölen her masum için bir delik açılıyor etlerimizde. Ve o deliklerden dünyanın tüm kötülüğü doluyor içimize...
YanıtlaSilASLISIN: Çok teşekkür ederim Sevgili Aslı.
TMBLTNK: öyle...
MUHABER: Yorumu neden sildiniz Sevgili Muhaber?
yazıyla ilgi kuramadığım için sildim :(
YanıtlaSilAma yazı size o an yorumladıklarınızı çağrıştırmış demek ki öyle yazmışsınız. Keşke silmeseydiniz. Bazen bir yazıda okuduklarımızdan farklı bir yere atlıyoruz. Ve sonra yazı açılıp büyüyor böylece hep birlikte düşünüyoruz.Ben bu nedenle yorumları önemsiyorum. Bu nedenle dedim keşke silmeseydiniz diye.
YanıtlaSiltamam bi daha silmem :)
YanıtlaSil