14 Ocak 2015

herkes kendi işine baksın...

Metroda kitap okuyanların fotoğraflarını yayınlayan bir site var, şurada. Zaman zaman uzun uzun bakarım oradaki fotoğraflara. İlham vericidir. Ya da bana öyle gelir bilmiyorum. Aslında belki de öyle bir toplum hayal ettiğim içindir. Böyle bir toplum olsaydık bu kadar karanlık kafa ile dolu bir coğrafya olmazdı diye düşündüğümden de olabilir. 

Aslında şöyle bir planım var; 15-20 güzel yakışıklı kız ve erkeklerden oluşan bir ekip olsa (neden güzel ve yakışıklı diye hemen tepki gösterme, açıklayacağım, var bir bildiğim) O ekibi görevlendirsek ve metro ya da otobüslerde ya da ne bileyim kalabalıkların olduğu yerlerde (15-20 yetmeyecek, ekip büyümeli) acaba bu okuma işini bir modaya dönüştüremezler mi? Hayır neden söz ettiğimi biliyorum, bilerek ve isteyerek MODA dedim. Zaten güzel kızlar ve yakışıklı erkekler de bu yüzden lazım. E herkes gösteriş için okur diyeceksiniz, demeyin. İnanın bana iyi bir okur olarak biliyorum ki okumaya bir kez bulaşırsan öldür Allah bir daha kurtulamazsın. Madem moda diye aptalca birşey var ve herkes hiç düşünmeden birinin başlattığı şeyin peşinden gidiyor, o halde bunu neden iyi bir amaç için kullanmayalım ki? Kendi fikrim diye söylemiyorum ama bence harika bir fikir.

Bence okuyan bir insanı izlemek büyük bir keyif. Şahane bir fotoğraf karesine bakar gibi, o kendini kaptırmış yüz ifadesi, aklını kimbilir dünyanın neresinde dolaştıran gevşeyip sakinleşmiş bir beden. Gerçekten izlenmeye değer bir görüntü. Değil mi?
Mesela bizde herkes şöyle bir cümle kurmuştur zaman zaman, "Batıda ne güzel, herkes kendi işiyle meşgul, kimse kimseye karışmıyor, kimse kimseyi dedikodu etmiyor" İyi güzel de canım kardeşim sen de şu şikayet ettiğin şeyi yapmıyor musun? Yapıyorsun pekala. Bak bu toplu yerlerde okuma işi bunu da düzeltebilir. Şu adamlara bak bir. Burun buruna oturmuşlar ama kimse kimsenin kaşıyla kulağıyla, ne giydiği, nasıl baktığıyla ilgilenmiyor. Ah evet bizimkiler de cep telefonlarına gömülüp ilgilenmiyorlar artık doğru. Konu çözüldü mü? Sanmam. Biz dedikodu seven ve milletin kaşını burnunu çekiştirmeye bayılan güzide bir topluluğuz. Telefonları da dedikodu için pekala kullanabiliriz. Doğru mu? Biz mükemmeliz ya herkes kusurlu, bize düşen de onları yerden yere vurmak, heyt benim güzel ülkem.

Evet evet okur-gezer gençlerden oluşan bir topluluğu şehrin içine salmak lazım. Bir de metrolarda, otobüslerde, kafelerde falan kitap "unutmak" lazım. Böylece belki herkes kendi işine bakar, hatta daha da güzeli belki herkes kendi işiyle kalmayıp kendi içine de bakar....

Fotoğraflar: buradan

11 yorum:

  1. Şahane bir fikir, ilham verici de olabilir hatta :)

    YanıtlaSil
  2. Kursak mı bir ekip ne dersin? Gönüllüler lazım :)

    YanıtlaSil
  3. Çok da eski olmayan zamanlartda burada, batıda, trenler, tramvaylar, metrolar, kitaplarına gömülmüş her yaştan okur ile doluydu. Giderek azaldı artık bu görüntüler, onun yerine telefonlarıyla meşgul olanlar, dünyaya kapatılmış bir halde kulaklıklarıyla kendini izole edenler, en iyi ihtimalle, kindle den okuyanlar kaldı bir görüntüye takılanlar olarak.
    Geçen haftalarda haftalık die Zeit gazetesinde okuma meselesi inceleniyordu. Tüm zamanların içerisinde en çok okumanın yapıldığı zamanda, okuma eğrilerinin aslında çok da yükselmemesinden yakınılıyordu. Hertürlüsü ile ekran, okumanın önüne engel oluyor artık her yerde.

    YanıtlaSil
  4. Ben ekrandan okumayı hiç sevmiyorum. Parmaklarım kağıda değmeden sanki hissedemiyormuşum gibi geliyor okuduklarımı. Biliyor musun bazen bir zaman sonra kitap artık tarih olur mu diye düşünmeden edemiyorum.

    YanıtlaSil
  5. Bir keresinde hastanede öğle arasının geçmesini beklerken bankta oturmuş kitap okuyordum. Bir doktor hanım gelip teşekkür etmişti. Ben de baya şaşırmıştım, böyle gençlerin kitap okuduğunu görmek beni çok mutlu ediyor, aferin filan demişti. O aklıma geldi şimdi. :)

    YanıtlaSil
  6. Ben de okuyan genç insanlar gördüğümde, inan bana, gidip alınlarından öpmek istiyorum. Çünkü tüm başımıza gelenlerin tamamen bilgisizlikten kaynaklandığını düşünüyorum. Ne kadar okuyan insan o kadar güzel bir hayat...

    YanıtlaSil
  7. Bencede harika bir fikir. Bizim toplumumuzda kitap okuyanlara bile uzaylı gibi bakıldığı düşünüldüğünde moda yaratmak fikri çok yaratıcı ve bence kesinlikle tutar. Biraz dediğin gibi güzel yakışıklı hatta tanıdık tipler de gerekebilir ki furya olsun. Okuma işine bir kere girince devamı gelir diye inanıyorum ben de. En azından kimisi devamını getiremese bile o moda olan süreçte aklına hiç olmazda güzel bir iki şey girer belki biraz ufku açılır. Okuyan insanlar çok güzel görünmüşlerdir benim de gözüme her zaman. Keşke her yerde daha çok okuyan insanlar olsa. Bazen bizim toplumda bunun çok ütopik bir düşünce olduğuna inanıyorum üzülüyorum ama umarım haksız çıkarım günün birinde. Ahh biziö toplum dedikodu yapmadan eleştirmeden ne yapar bilemedim şimdi!

    YanıtlaSil
  8. İnsanlar kendilerini okumaya kaptırırlarsa birbirlerini didiklemekten vazgeçip daha hoşgörülü olurlar diye düşünüyorum. Bence umutsuz olmayalım, okuyan insanlar hala var :)

    YanıtlaSil
  9. Bayıldım bu fikre hala istanbulda olsaydım seve seve gönüllü olurdum. Yoğun iş hayatıma rağmen yollarda hep kitap olurdu elimde, haftada 3 kitap bitirirdim (hala okuyorum ama haftada bire düştü anne olunca) ve meslektaşlarım bana şaşırırdı çünkü çoğu kişiye göre yoğun bir iş gününün ardından kafan kitap okuyamayacak kadar doludur. Oysa tam tersi kitaplar yoğunluğumu yorgunluğumu çekiyor benim

    YanıtlaSil
  10. bu akımı hemen kendimiz başlatabiliriz güzeller ve yakışıklılar öne çıksın :)

    YanıtlaSil
  11. Bence çok iyi bir fikir. Online kitap mağazaları veya yayınevleri gerilla pazarlama çalışmaları kapsamında bile yapabilirler.

    YanıtlaSil

Ne demeli...

İnstagram'da tatlı tatlı gülümseyen, yüzünde güneşler parlayan gencecik bir kız gördüğümüzde o mutlu genç kızın bir gün biri tarafından ...