22 Eylül 2010

olsun...

Olsun. Çok sıcakmış havalar, yağmur vallahi de billahi de yağmazmış. Böyle yakar yakar kavururmuş bizi güneş. Hayat da ona benzermiş biraz, yakar yakar kavururmuş herkesi. Sonra kimse seni anlamazmış. Anlasalar bile yarım yamalakmış. Ve sen de öyleymişsin. Yarım yamalak kalırmışsın hep. Eksikmişsin ya. Olsun. Çoğu, sabaha derin derin iç çekerek uyanırmış. Onların kahırla verdiği nefesler karışırmış havaya. Senin sebepsiz sandığın sıkıntılar bu havayı içine çekmendenmiş. Ama geçermiş hepsi. Geçer bitermiş. Çünkü geçmek zorundaymış. Yaşamak için başka yolun yokmuş ne de olsa. Bir rüya olduğunu varsayarmışsın hayatın mesela. Unutulur gidermiş. Aklında neyin kalacağına iyi karar vermekteymiş sorun. Mesela bütün yaz yanıp kavrulmuş topraklara düşen bir kaç damla yağmuru, toprağın kokusunu, bir adamın yüzündeki gülümsemeyi, bir kadının omzuna dokunan elini, kıkırdayan şu kızın kaygısızlığını, o utangaç çocuğun kızarıveren yüzünü hatırlarmışsın durup durup. Ama ille de bir anlık o bakışı. Herşey geçip gidermiş sonra. Herşey...

Resim: Jeff Hein

5 yorum:

  1. "Onların kahırla verdiği nefesler karışırmış havaya. Senin sebepsiz sandığın sıkıntılar bu havayı içine çekmendenmiş."

    böyle bir cümle bir kitapta olsaydı eminim okuyan herkes altını çizerdi. :)))

    demek benim sebepsiz dediğim iç sıkıntılarımın sebebi buymuş.

    YanıtlaSil
  2. o bakışı...
    ürpertti beni. o bakşı hissettim, seni nasıl da sevdiğini.

    YanıtlaSil
  3. Her şey geçip gider; her şey! Geriye bir tek sen kalırsın; onun için hiçbir şey üzülmeye değmez.

    YanıtlaSil
  4. güzel bir anlatım olmuş.eline sağlık.

    YanıtlaSil
  5. KARA KİTAP: Bazen de sebepsiz sevinçler doluyor içimize ama. İşte onları da birileri nefesleri ile karıştırıyor havaya :)

    EVREN: :)

    ŞİRVAN: Doğru...

    MURAT: Çok teşekkür ederim :)

    YanıtlaSil

Ne demeli...

İnstagram'da tatlı tatlı gülümseyen, yüzünde güneşler parlayan gencecik bir kız gördüğümüzde o mutlu genç kızın bir gün biri tarafından ...